Kapadokya'nın İLK ve TEK tatil, aktivite, etkinlik ve bölge tanıtım platformu!

Etiket Arşivi: Hasan Dağı

Göreme’nin İnatçı Kaya Kiliseleri

Kapadokya, muhteşemliğini doğanın cömertliğine olduğu kadar insanın yaratıcılığına da borçlu. Toprak Ana’nın esirgemeden serpiştirdiği güzelliklere insan da dokunuyor ve Kapadokya, yüzyıllarca koruyabildiği sanat eserleri ile donanıyor. Onlarca uygarlığın gelip geçtiği bu topraklar, 8600 yıl öncesinden kalma duvar resmi dahi barındırıyor. İnsanoğlunun, edindiği tecrübeleri bir sonraki kuşaklara aktarma çabası Hristiyan dünyasının din anlayışı ile birleştiğinde Kapadokya’nın kaya duvarları renkleniyor. Zamanın acımasızlığına, doğanın zorlu şartlarına, vandalizme ve Hristiyanlık karşıtlarına rağmen; rengini ve dilini korumuş yüzlerce hikâye, Kapadokya kiliselerinde, yüzyıllara meydan okumaktadır.

Aksaray

Orta Anadolu Bölgesi’nin Tuz Gölü Havzasında yer alan bir ildir.  7 ilçesi, 192 köy ve kasabası vardır. Orta kesimleri, kuzeyi ve güneyi tamamen ovalarla kaplıdır. Güneyde Obruk Platosunun uzantısı ve Aksaray Ovası yer alır. İlin güneydoğusunda Hasan Dağı ve Ekecik Dağı bulunur. En önemli akarsuyu Uluırmak’tır. Melendiz Dağı’ndan çıkarak Tuz Gölü’ne dökülen ırmak geniş bir plato meydana getirir.

Erciyes

Erciyes Dağı, Kayseri il sınırları içerisinde, şehir merkezinin 25 kilometre güneyinde yer alır. Tek bir kütle halinde yükselir. 3.917 metre yüksekliği ile İç Anadolu Bölgesi’nin en yüksek dağıdır. Yaklaşık 18 kilometrekarelik bir alan kaplar. Kayseri çevresindeki bilinen en eski insan izleri Kaniş Höyüğünde görülür. Höyükte Eski Tunç Devri, Asur Ticaret Kolonileri ve Hitit Çağları’na ait çok sayıda kalıntıya rastlanmıştır. Tarih boyunca birçok uygarlığa ev sahipliği yapmış olan Kayseri, MÖ 590 yılında Perslerin hâkimiyetine girer. İran’dan gelen Persler Erciyes’i kutsal dağ kabul ederek dağa Argaios ismini verirler ve çevresine yerleşirler.

Ateşli Dünya’mız ve Kapadokya

Daha çok peribacaları olarak bildiğimiz doku, milyonlarca yıl önce başlamış olan bir oluşumun sonucudur. Volkanik faaliyetlerle başlayan bu süreç, doğal aşınım ve insan etkisi ile devam etti ve halen de etmekte. Konunun Dünya Tarihi’nden ayrı tutulması elbette mümkün değil. Bu sebeple, Kapadokya’nın derinlemesine serüvenini incelerken karanlık çağlara doğru yola çıkmalıyız. Ardından tarih öncesi ve tarihi devirleri geçip gelmeliyiz.

    Kapadokya’ya gelmek isteyen herkesin, bölgenin tüm imkânlarına kolay ve kaliteli şekilde ulaşabilmelerini hedefleyen fikir, uzun soluklu bir ARGE çalışması sonrasında Kapadokya’nın en büyük seyahat portalı haline gelmiştir. Kapadokya gibi eşsiz bir doğa ve kültür harikasını tüm Türkiye’ye en doğru şekilde tanıtmak, dinamik çalışma anlayışı ile sürekli gelişerek Kapadokya’nın en büyük seyahat portalı olmayı sürdürmek öncelikli vizyonumuzdur.

    İLETİŞİM

    info@kapadokyatanitim.com

    SOSYAL MEDYA